önüne düşmek
| |||||
önüne düşmek birinin önünden yürümek: "Adam hemen geldi, önüne düştü, konuşmadan evine vardılar."- Y. Kemal. birine kılavuzluk etmek: "Delikanlı Haydar ustanın önüne düştü, Hasip Bey'in evine geldiler."- Y. Kemal. | |||||
Bilgi yarışması | Oyun | Firma bilgisi | Hastalık sitesi | Link sitesi | Rüya tabirleri Ücretsiz program | Şifalı bitkiler | Tıp sözlüğü | Türkçe sözlük | Yemek tarifleri | | |||||
Kullanıcıların yorum ekleyebildikleri, kelime arayabildikleri geniş kapsamlı, |